Cennete Giden Yol: Yüce Allah’ın Sözü!
Yüce Allah tüm insanların karanlıklardan nura çıkmaları için gereken her şeyi ihtiyacımız olduğu ölçüde açıklamış ve her sorunun çözümünü Peygamberler ve Kutsal Kitaplar aracılığıyla göstermiştir. İnsanoğlu, Yaradanı tarafından, kendisi için indirilen Kur’an-ı Kerim’i okuyarak nasıl bir yaşam sürmesi gerektiğini ayrıntılarıyla anlayabilir. Nahl Suresi’nde Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
“… Sana bu Kitabı, her şeyi açıklayan ve müslümanlara yol gösterici, rahmet ve müjde olarak indirdik.” (16/NAHL-89 -Süleyman Ateş)
Kur’an-ı Kerim, bize bir yol gösterici, yüce Allah’tan rahmet ve müjde olarak gönderilmiştir. Cennete giden yol günlük hayatımızda atacağımız ufak adımlarla başlar. Dolayısıyla, yüce Allah’ın Sözünü günlük hayatımızda atacağımız her adımda, alacağımız her kararda mutlaka rehber olarak kullanmalıyız. Yüce Allah’ın Sözü olan Kutsal Yazılarla ilgili İncil-i Şerif’te şöyle bir açıklama vardır:
“Kutsal Yazıların tümü Tanrı esinidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek ve doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır. Bunlar sayesinde Tanrı adamı her iyi iş için donatılmış olarak yetkin olur.” (2Tim 3:16-17)
Kutsal yazılar, sadece ibadetlerimizde ezberden tekrarlanması gereken sözler olarak değil, günlük hayatımızda “öğretmek, azarlamak, yola getirmek ve doğruluk konusunda eğitmek için” gönderilmiştir. Bu kutsal sözlerle “Tanrı adamı her iyi iş için donatılmış olarak yetkin olur”.
Enam Suresi’nde, “… Biz Kitap’ta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler.” (6/EN’ÂM-38 – Diyanet İşleri) şeklinde bildirilmiştir.
Yüce Tanrı’mız insanoğlunun bu günahkâr dünyadan kurtulması için gerekli olan her şeyi bize kutsal yazılar aracılığıyla bildirmiştir. Kutsal kitaplar kimsenin yorumu değil direk yüce Allah’ın bize iletmek istediği gerçeklerdir:
“Öncelikle şunu bilin ki, Kutsal Yazılar’daki hiçbir peygamberlik sözü kimsenin özel yorumu değildir. Çünkü hiçbir peygamberlik sözü insan isteğinden kaynaklanmadı. Kutsal Ruh tarafından yöneltilen insanlar Tanrı’nın sözlerini ilettiler” (2Pe 1:20-21).
“(Ey insanlar), Rabbinizden size indirilene uyun ve O’ndan başka velilere uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!” (7/A’RÂF-3 -Süleyman Ateş)
Kur’an-ı Kerim, duvarlarımızı süslemek için değil ondan öğüt almamız için gönderilmiştir:
“Biz onların ne dediklerini biliyoruz. Sen onların üstünde bir zorlayıcı değilsin, sadece tehdidimden korkanlara Kur’ân ile öğüt ver.” (50/KAF-45 -Süleyman Ateş)
Yüce Allah, peygamberden, insanlara onun bunu yorumuyla değil Kur’an-ı Kerim ile öğüt vermesini istemektedir.
“… De ki: “Allah benimle sizin aranızda şahittir. İşte bu Kur’an bana, onunla sizi ve eriştiği herkesi uyarayım diye vahyolundu. …” (6/EN’ÂM-19 -Diyanet İşleri)
Bu ve buna benzer çok sayıda ayetler göstermektedir ki Allah’ın elçisi Allah’ın kitabıyla insanlara dini anlatmak ile görevlendirilmiştir. Allah, gerçek imanın şartlarını, insanların dünyadaki ve ahiretteki yaşamlarına ilişkin pek çok bilgiyi, iman sahibi bir insanın nasıl bir ahlaka sahip olması gerektiğini ve bir insana hayatı boyunca yol gösterecek birçok konuyu bizlere Kutsal yazılarda detaylı olarak bildirmektedir.
Bunun yanı sıra Kutsal kitaplarda, insanların niçin ve nasıl yaratıldıkları, nasıl bir hayat sürerlerse Allah’ın rızasını kazanabilecekleri, ibadet şekilleri, güzel ahlakın tarifi, beden ve ruhça sağlıklı olmanın yolları, zor anlarda ve beklenmedik durumlarda alınması gereken önlemler, çeşitli insan karakterleri detaylı olarak açıklanmıştır. Ayrıca bilimsel gerçeklere işaret eden ayetler, günlük hayata ve toplumsal sorunlara dair bilgiler, kıyamet günü, cennet ve cehennem gibi daha pek çok konu hakkında bilgiler verilmiştir. Yani kutsal kitaplar bir insanın yaşamının her anında gereksinim duyacağı temel bilgilerin tümü mevcuttur.
“Bu Kur’an’da insanlar için her türlü örneği açıkladık, fakat, insanların çoğu küfürde direndi.” (17/İSRÂ-89 -Şaban Piriş)
“Andolsun biz bu Kur’an’da insanlara her çeşit misali türlü biçimlerde anlattık. Ama insan, tartışmaya her şeyden daha çok düşkündür. Andolsun, bu Kuran’da insanlar için biz her örnekten çeşitli açıklamalarda bulunduk…” (18/KEHF-54 -Süleyman Ateş)
Kur’an-ı Kerim ve Kutsal Kitap’ta insana, Allah’ın hükümlerini kayıtsız şartsız kabul etmesi, sadece Allah’ı dost ve vekil edinmesi, hayattaki tek amacının Allah’ın rızası, rahmeti ve cenneti olması gerektiği bildirilir. Allah Kendisine kulluk edenlere din olarak İslam’ı seçip beğenmiş, başvuracakları rehber olarak Kutsal Yazıları vahiy etmiştir.
“Allâh katında din, İslâmdır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra sırf aralarındaki aşırılık yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allâh’ın âyetlerini inkâr ederse, bilsin ki Allâh, hesabı çabuk görendir.” (3/ÂLİ İMRÂN-19 -Süleyman Ateş)
“Biz, tıpkı Nûh’a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik. Biz İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a, torunlarına, İsa’ya, Eyyûb’e, Yûnus’a, Hârun’a, Süleyman’a da vahyettik. Dâvud’a da Zebur’u verdik.” (4/NİSÂ-163 -Yaşar Nuri Öztürk)
““Dini dosdoğru tutun ve onda ayrılığa düşmeyin!” diye Nûh’a emrettiğini, sana vahyettiğini, İbrâhim’e, Mûsâ’ya ve İsâ’ya emrettiğini size de din kıldı. Fakat senin kendilerini çağırdığın şey (İslâm dini), Allah’a ortak koşanlara ağır geldi. Allah, ona dilediğini seçer. İçtenlikle kendine yönelenleri de ona ulaştırır.” (42/ŞÛRÂ-13 -Diyanet İşleri)
Tek doğru ve hak yol Allah’ın yoludur. Allah’ın bildirdiği yollar dışındaki tüm yollar batıldır, yanlıştır. Ve yalnızca hurafelere, bidatlara ve zanlara dayalıdır. Dolayısıyla insan ancak kutsal yazıların ayetlerini kendisine tek ölçü olarak aldığı anda kendini cennete giden yola koymuş olacaktır.
Kur’an-ı Kerim bizlerin nelere iman etmemiz gerektiğini çok açık bir dille anlatıyor.
“İşte o Kitap; kendisinde hiç şüphe yoktur; müttakiler için yol göstericidir. Onlar ki gaybde (gizlide, içtenlikle) inanıp namazlarını kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allâh rızâsı için) harcarlar. Sana indirilene ve senden önce indirilene inanırlar; âhirete de kesinlikle iman ederler. İşte onlar, Rablerinden bir hidâyet üzeredirler ve umduklarına erenler, işte onlardır!” (2/BAKARA-2-5 -Süleyman Ateş)
Allah iman edenler, “sana indirilene” yani Kur’an-ı Kerime ve “senden önce indirilene” yani Kutsal Kitaba iman edenlerdir. Cennet giden yolda ilerleyenler Kur’an-ı Kerim ve Kutsal Kitaba, yani Allah’ın Sözüne inanan ve yerine getirenlerdir. Cennete giden Yol Yüce Allah’ın Sözüdür…
536 total views